Mary's Axe & Tower of London & Tower Bridge

Hürriyet

23 Şubat 2010 Salı

Biranın Dayanılmaz Hafifliği..

İnsan nasıl da değişiyor ve bunun ne kadar çabuk olabildiğine inanamıyor.

İki sene öncesine kadar biranın kokusuna bile katlanamaz, ağzıma değdirmezdim. Ama şimdi, mesai bitse de buzzz gibi bir birayı yudumlamsan diye hayal kuruyorum.

Bütün gün yoğunluk içerisinde bir an önce akşam olmasını istedim. Yemeğe çıkıp bira, yanında da patates, cips hayali gözümün önünden gitmedi. Garsonun elinde o altın sarısı bardağı, üzerindeki pamuk köpüğü daha uzaktan görüp heyecanlandığımı hissettim. Masanın üzerinde elini yaklaştırırken ki o soğukluğu ve bardağın üzerindeki yoğunlaşmış damlaların teker teker aşağıya akarken ki görüntüsünü aklıma kazıdım. Ve sonra elimin içinden ağzıma dökülüp, dilimin üzerinde biraz beklettikten sonra boğazıma kayışını ve oradan mideme doğru bir yolculuğa çıkışını hayal ettim. Aşağıya inerken ufak bir ürpeti ile titreyip kendimi ikinci yuduma hazırladım ki ya telefon sesi ya da iş arkadaşımın seslenmesi ile bölündü hayalim.

Akşam olmak üzere. Birazdan çıkıp Esin'le birlikte hayalimdekini gerçekleştirmek üzere bir yerlere gideceğiz. Geçmiyor zaman. Daha on dakika var çıkmama ve bu koca on dakika geçmek bilmiyor bir türlü.

Arabamdayım şimdi. Trafikte gitmeye çalışıyorum. Hoop! yol benim sana ne oluyor. Bir de arabanın içinden bağırıyor zibidi. Ben bilirim sana yapacağımı ama dua et başka işlerim var. Bak bak bak, yahu oradan girmeye çalışılır mı, ne işin var en solda sağa gireceksen? Daaaaat! Daaat! Geç hadi geç beni eğleme. Kaç oldu saat? Ohooo yedi buçuk olmuş. Eve yaklaştım ama umarım biz gidene kadar AVM kapanmaz.

Merhaba hayatım. Nasılsın? Nasıl geçti günün? Oh oh iyi. Benimki biraz yoğun ve sıkıntılıydı. Ufaklık ne yapıyor? Çok yaramazlık yapmış mı? Eee! olacak o kadar. Bebek bu. Neyse bak önce buzzz gibi bira yanında burger, patates yada pizza. Ama illa ki bira olacak. Sonra da sinema yaparız. Neydi o 3 boyutlu olan. Hah! ona gidelim işte.

Arabayı kitledim mi? Evet kitlemişim. Bu ne yaa. Uçağa mı biniyoruz? Ne bu kuyruk burada? Neyi arıyorlar? Kim bunlar böyle? Aaaaa! Gala mı varmış bu akşam? Tüm gösterimler durdurulmuş mu? Evet iyi başladık geceye. Neyse bira var.

Ne milletiz ya, su bulduk mu içine para atıyoruz. Şu maket timsahın azının içine bile para atmışız. Bu masa güzel mi? Efendim, bütün kediler bana mı bakıyor? Değiştirelim masayı istersen? Arkadaşım, bize acele tarafından buzz gibi bira yanında da ..... İşte geliyor. Yaklaşıyor. O ne yaa. Esin'in ki daha soğuk görünüyor. Eh idare eder benimki de. Yahu ne kasıyorum altı üstü bira işte. İç bitir yenisini istersin daha soğunu..

Telefon da alacaktık bu akşam. Neyse.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder